Anadolu Kavağı

Beykoz ilçesine bağlı Anadolu Kavağına gittiğimizde kendinizi balıkçı kasabasında bulacaksınız. Aslında şehrin karmaşasından uzak kendine özgü bir yapısı var. Fakat haftasonu ve güneşli günlerde çok kalabalık oluyor. Size ne hissettirir bilmiyorum ama ben her gittiğimde İstanbul'da değilmişim gibi hissederim. Eğer yürümeyi seviyorsanız Anadolu Kavağı'nın küçük meydanında dolaşırken hediyelik eşya dükkanlarına uğrayabilir, tatlı, dondurma yiyebilir ya da balık yiyebilirsiniz. Sonuçta balıkçı kasabasındasınız tabiri caizse balık yemeden dönmek olmaz eğer ki seviyorsanız ben çokçok uzun zamandır balık yemediğim için hakkımı çay / kahve' den yana kullanıyorum :) Mis gibi deniz havası yetmedi ben oksijene iyice doyucam diyorsanız ister yürüyerek, ister arabayla Yoros Kalesine çıkabilirsiniz. Yürüyüşünüz yaklaşık 30 dakika kadar sürecektir. İnanılmaz yorucu bir yürüyüş diyemem ama biz Sezerle bol yürüyen bir çiftiz bunu da hesaba katın :)

Yoros Kalesi

Ceneviz Kalesi olarakta bilinir. İnanılmaz bir karadeniz ve boğaz manzarası var. Kalenin çok çok büyük alanı dolaşılamıyor. Kalenin isminin neden Yoros olduğu konusunda bir çok rivayet var. Bana  dağ anlamında olan "oros" kelimesinden gelmesi oldu. Rumeli Kavağındaki İmros Kalesi ile birlikte boğazın girişini korumak amacıyla inşa edilen Yoros Kalesi Sarıyer'den de görülebiliyor. Ne yazık ki günümüze gelene kadar çok hasar görmüş ve iyi korunamamış. Ben çevresinin de iyi değerlendiremediğimizi düşünüyorum. O manzarada, o temiz havada neler olabilirdi.. Var olanlar da beni tatmin etmedi açıkçası. Bu demek değil ki değmez gitmeyin. Hafta sonu için plan arıyorsanız kesinlikle gidip görmeniz gereken bir yer. Yerinden dolayı değil ama farklı yerlerde kahvaltı yapalım, güzel bir manzara eşliğinde kahvemi içeyim diye düşünüyorsanız kesinlikle bayılacaksınız. Yoros Kalesinin etrafında benim gördüğüm 2 kafe var biri zaten yoros patikasınında önüne çıkardığı Yoros Kafe, diğeri ise Çam Vadisi Cafe.

Yoros Kafe

Daha önceki gidişlerimde soluklanıp çay içtiğim oldu, yine inanılmaz manzarası var. Kahvaltı yapmadım oyüzden şöyle iyi yada böyle kötü diyemem ama bir çok kişi manzarasından dolayı burda kahvaltı yapmayı tercih ediyor. Genel olarak kalabalık oluyor. Ben yüksek sesde müzik olan yerlerde rahat edemiyorum. (yüksek seste derken bangır bangır değil). Bu sebeple en son gidişimde daha tenha olan Çam Vadisi Kafeyi tercih ettim.

Çam Vadisi Kafe

İnstagramda bu salıncak nerede diye mesaj yağmuruna tuttuğunuz salıncak Çam Vadisi Kafenin hemen arka tarafında. Kafenin içinden geçerek arka kısma ulaştığınızda zaten salıncakları göreceksiniz. Ben bu salıncaktan dolayı sevdim sanırım kafeyi, yoksa biz burada da çay içtik sadece. Şusu efsaneydi diyemem. Yine yoğun olarak kahvaltı için tercih edilen bir mekanmış, tabi balık falan da varmış. Ben yemedim bilemicem nasıl :)

Bugün Anadolu kavağında arabanızı park edip veya toplu taşıma araçlarıyla Anadolu Kavağına ulaşıp ardından yürüyerek Yoros Kalesine çıkabilirsiniz. Burada özellikle o salıncağa binmeden, o manzarada sallanmadan dönmeyin. Sezer genel olarak hayat tarzı olarak huysuz bir adam o bile çocuk gibi bindi ve sevdi bende şaşırdım :)) Sizde koca koca adamlar olarak, kocaman kızlar olarak salıncağa binin. Ve tabi Yoros Kalesinin etrafında dolaşın. O manzara eşliğinde yürüyüş güzel olacaktır. Ben çevrede piknik yapanlarda gördüm. Tekrar yürüyerek Anadolu Kavağı meydanına inebilir minik sahil şeridinde yürüyebilirsiniz veya gözünüze güzel gözüken bir balıkçıda balığınızı yiyebilirsiniz. Bazı yerlerde yiyeceğiniz balığı kendiniz seçiyormuşsunuz. Etrafta dolaşırken belki sizde benim gibi kendinizi İstanbul'da değilmiş gibi hissedersiniz.

Sizin deneyimlerinizi, önerilerinizi de merak ediyorum. Bir dahaki gidişimde bende sizin önerilerinizi denerim.

İyi Haftasonları..